Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SAĞLIKLI BİR OMURGA

     Dikkat dikkat!     - Yoğun bel-boyun, sırt ve omuz ağrısı yaşıyorsanız,     - Bu ağrılar geçiyor fakat bir sebepten sıklıkla yineleniyorsa,     - Vücudunuzda bir asimetri varsa, kollarınızın ve bacaklarınızın uzunlukları bir diğerine eşit değilse,     - Duruş bozukluğunuz varsa,     - Çabuk yoruluyorsanız ve uzun süre ayakta kalamıyorsanız,     - Uykuda bir pozisyonda uzun süre kalamıyorsanız,     - Çocuğunuzu taşırken ağrı çekiyorsanız,     - Dik durmak içi çaba sarfediyorsanız,          Bunlara benzer sürekli şikayetleriniz varsa omurga sağlığınız bozulmuş olabilir. Geçici çözümlerle bu sorunlarınızı atlatabilirsiniz fakat kısa süre içinde ve en olmadık zamanda yeniden hayatınıza girebilirler. Omurga sağlığı üzerinde düşünülmesi, planlı adımlar atılması gereken bir konudur. Neler yapabileceğimiz hakkında yelpaze epey geniş olmakla birlikte esas önemli olan yapılmaması gerekenlerdir.          -Öncelikle sorunların çözümü bilimsel yollarla aranmalıdır.      - Geçic

Her yerim ağrıyor!

     Ağrı vücudun kendini koruma mekanizmasıdır.vücudumuzda yolunda gitmeyen şeyler olduğunda ya da olma ihtimali olduğunda beyin dikkati sorun olan bölgeye çekmek ve uyarıda bulunmak için ağrı ortaya çıkarır. Yani bir yerinizde ağrı olması oraya dikkat edilmesi gerektiğini gösterir.      Yapılan araştırmalara göre her 3 kişiden biri yaşamının bir döneminde travmaya bağlı olmaksızın bel boyun ağrısı çekmektedir. Bazı durumlarda ağrı kalıcı olarak ortadan kalkarken bazı durumlarda yineleyen bir sorun haline gelir. Bir sabah uyandığımızda boynumuzu çeviremeyiz, yerden bir şey almak için eğildiğimizde bir daha doğrulamayız, yürüdüğümüzde veya uzun süre oturduğumuzda sırt ve bel bölgesinde ağrı hissederiz... Bunlar ve benzeri durumlar herkesin başına gelmiştir. Kısa vadede yaşam kalitesini düşüren, uzun vadede moral bozukluğu ve depresyona dahi yol açabilen ağrılı durumlar hakkında bilgili ve hazırlıklı olmalıyız.     Bel-boyun-omuz-sırt ağrılarında doğru fiziksel değerlendirme çok öneml

Pelvik taban nedir ve neden önemlidir?

       Pelvik taban leğen kemiği içindeki organların(mesane, rahim,yumurtalık ve kalın bağrsağın rektumu) görevlerini yapabilmesine destek olan kas tabakasıdır.Konumu açısından çok önemlidir. 1)İç organların yerlerini korumasını sağlar ve destekler. 2)İdrar ve dışkı kontrolünü sağlar. Zayıflığında idrar ve dışkı kaçırma olabilir. 3)Bağırsak ve mesanenin çalışmasını düzenler. 4)Sağlıklı bir cinsel hayat için sağlıklı olması önemlidir. 5)Normal doğum arzulayan anneler için güçlü pelvik taban doğum oncesi ve sonrası için çok önemlidir.  Uzun süreli kabızlık, aşırı kilo, doğum yapma, uzamış ve zorlu doğumlar, geçirilmiş ameliyatlar, ağırlık kaldırma vb. pek çok sebepten pelvik taban zarar görebilir. Pelvik taban güçsüzlüğünde uzun süreli kronik ağrı(bazen bel ağrısı ile karıştırılan), idrar ve dışkı problemleri, fonksiyon kaybı sorunları ortaya çıkabilir. Bu sorunların çözümü için doğru değelendirme ve eğitim çok önemlidir. Sorunlarınız uzman yaklaşımı ile çözüme kavuşabilir. siz de;

Hamilelik Döneminde Egzersiz

    Hamilelik dönemi kadın vücudunun değişim ve dönüşüm sürecidir. Kadın değişir, dünyaya bir varlık getirir ve büyütür. Bir kadın hamilelik sürecinde hayatı boyunca yaşamadığı değişimler yaşar. Hormonlar ve adaptasyon hamilelerin bu sürece uyum sağlamalarını kolaylaştırırken bazı durumlar ortaya çıkabilir.      Hamilelik sürecinde ağırlık artar. ;Annelerin vücudu ortalama 4.5 kg'lık ekstra bir yağ deposu oluşturur. Bu yağ deposu doğum sonrası olası bir kıtlık durumuna karşı vücudun sizi koruma çabasıdır. Ayrıca kan hacmi,doku sıvısı, ve meme, rahim gibi vücut bölümlerinin büyümesiyle bir hamilelikte ortalama 12 kilo alınır. Kas iskelet sistemi artan ağırlığı taşımak zorundadır. Ayrıca bebek büyüdükçe annenin ağırlık merkezi yer değiştireceğinden bu durum vücut ağrılarına sebep olmaktadır. Bel ağrılarının yanı sıra, ödem ve buna bağlı sinir sıkışmaları, kas krampları, bacak ağrıları görülebilmektedir. Bunun yanında gece uykuları bozulduğunda etkin dinlenme sağlanamadığından ann

Hayata karşı duruşumuz!

         Vücudumuz nasıl görünüyor? Her yaş grubundan ve cinsiyetten insan bu konuda takıntı derecesinde hassas. İyi görünmek için sürekli kilo vermeye bazen almaya, kendimize güzel kıyafetler alıp hep en uygun ışığı yakalamaya çalışıyoruz. Artık toplum bizden bunu talep ediyor, elimizdekinin en iyisini. Fakat bunun bir sonu yok.Verilecek kilolar, yapılacak alışverişler bizi daha iyi yapacak mı?          Bu aşamada beden imajımız çok önemli. Kendi bedenimizi nasıl algılıyoruz? İyi ve sağlıklı buluyor muyuz? İyi görünmek için öncelikli olarak kendimizi iyi hissetmeliyiz. Sağlıklı olduğumuzun farkında olmalıyız. Kabul edelim omuzları çökmüş, yorgun ve ağrılı bir bedenle iyi görünüyormuş gibi hissetmeyiz. İçimizdeki enerji ve potansiyeli görünüşümüze yansıtmalıyız. Bunun için de kendi enerjimizin ve potansiyelimizin farkına varmalıyız.Bedenimize vakit ayırmalı ve ihtiyaçlarını göz önüne almalıyız.        İyi ve kendine güvenli bir görünüş için duruşla ilgili problemlerin çözülmesi öneml

Sağlıklı olmak...

     Sağlık herkesin dileklerinin en başında gelir. O olmazsa olmazımızdır. Sağlıklı bir beden ve zihin mutlu ve huzurlu bir hayatın ilk adımıdır. Peki sağlıklı olmak tam olarak nedir? Zayıf olmak mı? Hiç yorulmamak mı? Herhangi bir hastalığa sahip olmamak mı? Kafaya hiç bir şeyi takmamak mı? Yoksa bunların hepsinin bir birleşimi mi? Bu nasıl olacak? Her açıdan iyi olabilir miyiz?      Herkes kendini önemsiyor. Daha iyi beslenmek ve yaşamak adına her şeyi yapıyoruz. İmkanlarımıza göre her fırsatı değerlendiriyoruz. Bazen kendimize bahaneler buluyoruz. Zamanım yok, imkanım yok, şu yoğun zamanlar bir geçsin kendime dikkat etmeye başlayacağım, çocuklar büyüsün, sınavlar geçsin, işim yoluna girsin de...Sağlık bir dönemlik çaba ile elde edilebilecek bir kazanç değildir. Sağlıklı ve yaşam kalitesi yüksek bir hayat için kendimize uygun olan yolları benimsemeli ve bunları hayat tarzı haline getirmeliyiz.     Sağlıklı yaşam ulaşılması gereken bir nokta değil çıkılması gereken bir yoldur. Bu y