Ana içeriğe atla

Her yerim ağrıyor!

     Ağrı vücudun kendini koruma mekanizmasıdır.vücudumuzda yolunda gitmeyen şeyler olduğunda ya da olma ihtimali olduğunda beyin dikkati sorun olan bölgeye çekmek ve uyarıda bulunmak için ağrı ortaya çıkarır. Yani bir yerinizde ağrı olması oraya dikkat edilmesi gerektiğini gösterir.
     Yapılan araştırmalara göre her 3 kişiden biri yaşamının bir döneminde travmaya bağlı olmaksızın bel boyun ağrısı çekmektedir. Bazı durumlarda ağrı kalıcı olarak ortadan kalkarken bazı durumlarda yineleyen bir sorun haline gelir. Bir sabah uyandığımızda boynumuzu çeviremeyiz, yerden bir şey almak için eğildiğimizde bir daha doğrulamayız, yürüdüğümüzde veya uzun süre oturduğumuzda sırt ve bel bölgesinde ağrı hissederiz... Bunlar ve benzeri durumlar herkesin başına gelmiştir. Kısa vadede yaşam kalitesini düşüren, uzun vadede moral bozukluğu ve depresyona dahi yol açabilen ağrılı durumlar hakkında bilgili ve hazırlıklı olmalıyız.
    Bel-boyun-omuz-sırt ağrılarında doğru fiziksel değerlendirme çok önemlidir. Uygun değerlendirme yapılmalı, ağrının kaynağı bulunmalı ve çeşitli yöntemlerle çözülmelidir. Bahsettiğim çeşitli yöntemler ayrı bir yazı konusu olacak kadar detaylı bir konudur. Esas önemli nokta ise ağrı ortaya çıkmadan yada tedavi edildikten sonra yinelememesi için önlemler almaktır. Bu önlemlerin başında ise egzersiz gelir.
   Omurganın yanlış duruşlarından dolayı vücudumuzda bazı kaslar kuvvetlerini kaybederken, bazı kaslar kısalır ve gerginleşir. Gerginleşen kaslar gevşeyemediğinde kasılmış bir halde kalır ve ağrıya sebep olur. Hareket kabiliyeti azalır. Zamanla eklem ve kemik dejenerasyonları başlar.Ağrı dikkate alınmalıdır. Günlük hayatta sıklıkla yaşadığımız ağrılarımızı dikkate almak bizi ileride yaşayacağımız pek çok sorundan kurtarmaktadır.
   Peki neler yapmalıyız? Omurgamızı ve dolayısıyla duruşumuzu iyileştirmeliyiz.Doğru kas gruplarını kuvvetlendirirken, doğru kas gruplarını esnetmeli kişiye özel egzersizlerle omurgamızı desteklemeliyiz. Özellikle bayanlarda leğen kemiğinin (pelvis) omurgaya göre konumu ile ilgili sorunlar çözüldüğünde bel ve kalça ağrısı şikayetleri ortadan kalkmaktadır. Bu noktada tekrar söylemek gerekir ki doğru danışmanlık şarttır. Bu tarz değerlendirmeler için postür analizi ve anatomi bilgisi olan bir fizyoterapiste gönül rahatlığı ile güvenebilirsiniz.
     Ayrıca günlük hayatınıza pilates, aletli pilates, yoga gibi omurga ve core ( gövde) kaslarını etkin çalıştıran rutinleri ekleyebilirsiniz. Bu sayede yaşam kaliteniz üst düzeyde kalacak, ağrısız vücudunuz size uzun ve sağlıklı bir ömür boyunca eşlik edecektir. Sorularınızı yorum olarak sorabilirsiniz. Harekette kalın!


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SAĞLIKLI BİR OMURGA

     Dikkat dikkat!     - Yoğun bel-boyun, sırt ve omuz ağrısı yaşıyorsanız,     - Bu ağrılar geçiyor fakat bir sebepten sıklıkla yineleniyorsa,     - Vücudunuzda bir asimetri varsa, kollarınızın ve bacaklarınızın uzunlukları bir diğerine eşit değilse,     - Duruş bozukluğunuz varsa,     - Çabuk yoruluyorsanız ve uzun süre ayakta kalamıyorsanız,     - Uykuda bir pozisyonda uzun süre kalamıyorsanız,     - Çocuğunuzu taşırken ağrı çekiyorsanız,     - Dik durmak içi çaba sarfediyorsanız,          Bunlara benzer sürekli şikayetleriniz varsa omurga sağlığınız bozulmuş olabilir. Geçici çözümlerle bu sorunlarınızı atlatabilirsiniz fakat kısa süre içinde ve en olmadık zamanda yeniden hayatınıza girebilirler. Omurga sağlığı üzerinde düşünülmesi, planlı adımlar atılması gereken bir konudur. Neler yapabileceğimiz hakkında yelpaze epey geniş olmakla birlikte esas önemli olan yapılmaması gerekenlerdir.          -Öncelikle sorunların çözümü bilimsel yollarla aranmalıdır.      - Geçic

ESNEKLİK-2 NELER ETKİLER?

        Geçen haftaki yazıda esneklik konusuna giriş yaptık. Esnekliğin ne olduğundan ve neleri etkileyebileceğinden bahsettik. Bu hafta esnekliğin hangi parametrelerden etkileneceğine, vücut esnekliğimizin nelerden etkilenebileceğine ve nasıl şekillenebileceğine bir göz atalım.          1- Eklem yapısı:   Eklem hareket açıklığını, dolayısı ile esnekliğini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Eklem hareket açıklığı eklemin tipi, eklem kapsülü, eklemi çevreleyen konnektif doku ve tendon yapıları ile ilişkilidir. Bazı eklemlerde hareket açıklığı bu sebeplere bağlı daha kısıtlı iken bazı eklemlerde germeler ile hareket açıklığı arttırılabilir.         2-İnaktif yaşam: Aktivite düzeyi azaldıkça esneklik azalır. En önemli esneklik kaybı sebeplerinden biri sedanter (inaktif) yaşamdır. Aktivite düzeyi ve bağlı olarak esneklik artışı ile sakatlık ihtimali azalır.        3- Kas ısınma-soğuması: Isınma egzersizleri ile yumuşak dokunun esnekliği artar. Isınma sonrası yumuşak dokular yum

ESNEKLİK-3 NASIL ESNERİM?

     Esneklik nedir ve esneklikte neler etkilidir konularından sonra bu hafta nasıl olabileceği hakkında konuşalım. Bedenimizi belli bir esneklik seviyesine ulaştırmak istiyorsak esneme, germe hareketleri yapmayı tercih edebiliriz. Esneme,germe egzersizleri en temel olarak 2 tipte incelenebilir;   1-Statik germe:  Esnetmek istediğimiz bölümün gerildiği pozisyona gelerek bir süre orada bekleme yolu ile yapılan germedir. Germe pozisyonunda bir süre kaldıktan sonra kas bir miktar gevşer ve eklem hareket açıklığı artar. Statik germeyi kendi kendimize uyguluyorsak kontrol tamamen bizde olacağından en risksiz germe çeşididir. Başka biri ile birlikte çalışıyorsak her zaman iletişim halinde olmak statik germeden maksimum verimi almamızı sağlar.  2-Dinamik germe: Hareketin devamlı olduğu germe tipidir. Örneğin bacak arkası kaslarımızı germek için öne ve yukarı tekmeler atarak koşmak bir dinamik germe çeşididir. Sallanma, dönme, balistik hareket gibi parametreler içerebilir. Dinamik germe sp