Ana içeriğe atla

Hayata karşı duruşumuz!

         Vücudumuz nasıl görünüyor? Her yaş grubundan ve cinsiyetten insan bu konuda takıntı derecesinde hassas. İyi görünmek için sürekli kilo vermeye bazen almaya, kendimize güzel kıyafetler alıp hep en uygun ışığı yakalamaya çalışıyoruz. Artık toplum bizden bunu talep ediyor, elimizdekinin en iyisini. Fakat bunun bir sonu yok.Verilecek kilolar, yapılacak alışverişler bizi daha iyi yapacak mı?
         Bu aşamada beden imajımız çok önemli. Kendi bedenimizi nasıl algılıyoruz? İyi ve sağlıklı buluyor muyuz? İyi görünmek için öncelikli olarak kendimizi iyi hissetmeliyiz. Sağlıklı olduğumuzun farkında olmalıyız. Kabul edelim omuzları çökmüş, yorgun ve ağrılı bir bedenle iyi görünüyormuş gibi hissetmeyiz. İçimizdeki enerji ve potansiyeli görünüşümüze yansıtmalıyız. Bunun için de kendi enerjimizin ve potansiyelimizin farkına varmalıyız.Bedenimize vakit ayırmalı ve ihtiyaçlarını göz önüne almalıyız.
       İyi ve kendine güvenli bir görünüş için duruşla ilgili problemlerin çözülmesi önemlidir. Bu sorunlar kişiden kişiye değişmekle ağır çalışma koşulları, ergenlik, doğum,travmalar,  aşırı kilo ve yanlış egzersiz seçimi bir çoğumuzda duruş sorunlarına yol açar. Duruş sorunları kişiye göre analiz edilmelidir. Herkesin sorununu çözecek olan egzersizler ve yaklaşımlar farklıdır. Duruş analizi için bir fizyoterapiste danışabilirsiniz.
       Peki neler yapmalıyım? Analizden sonra size uygun egzersizleri mutlaka düzenli olarak yapmalısınız. Buna ek olarak uygun ve etkin dinlenmeyi öğrenmeli, omurganızı korumalı, esnekliğini arttırmalısınız. Egzersizi bir yaşam tarzı haline getirdiğinizde ve sağlıklı yaşam için adımlarınızı atmaya başladığınızda yorgunluk ve duruş bozukluğu kaynaklı ağrılarınız ortadan kalkacak, enerji düzeyiniz artacak, yaşam kaliteniz yükselecek ve uzun süreli sorun yaşama ihtimaliniz azalacaktır. Ayrıca kendinize olan güveniniz artacak, etkileyici bir duruşa sahip olarak sosyal hayatınıza katkıda bulunacaksınız.
      Geç kalmadınız. Kendiniz için bir şeyler yapın, uzun vadeli kendinize yatırım yapın hayata karşı duruşunuzu belirleyin! Harekette kalın!
     
       

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ESNEKLİK-1 NEDİR?

       Esneklik hepimizin zaman zaman karşısına çıkan bir konu. Farkında olarak ya da olmayarak bedensel esneklik durumumuzun sonuçlarını yaşıyoruz. Bazen çabuk yoruluyoruz, ağrılar yaşayabiliyoruz, denge kayıpları olabiliyor. Bedensel esnekliğimizin hayatta bunlara benzer pek çok yerde önemi var. Esneklik farkındalığımızın biraz daha artması için konuda biraz daha derinleşelim.       Esneklik nedir? Esneklik bedenin esneyebilme özelliğidir, bu sayede eklemlerimizi tam hareket açıklığında kullanabilir, dönme, bükülme, eğilme gibi bir çok hareketi rahatsızlık ve gerginlik hissetmeden yapabiliriz. Yani yeterli esnekliğe sahip olduğumuzda bedenimizi optimum verimle kullanabiliriz.       Yeterli derecede esnek bir beden ile( az ya da fazla değil yeterli) ;        Ağrı ihtimali azalır .   Gergin ve kısa kaslar eklem hareket açıklığını azaltır, postural problemlere, gereksiz yorgunluğa sebep olur. Esneklik artışı b...

ESNEKLİK-2 NELER ETKİLER?

        Geçen haftaki yazıda esneklik konusuna giriş yaptık. Esnekliğin ne olduğundan ve neleri etkileyebileceğinden bahsettik. Bu hafta esnekliğin hangi parametrelerden etkileneceğine, vücut esnekliğimizin nelerden etkilenebileceğine ve nasıl şekillenebileceğine bir göz atalım.          1- Eklem yapısı:   Eklem hareket açıklığını, dolayısı ile esnekliğini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Eklem hareket açıklığı eklemin tipi, eklem kapsülü, eklemi çevreleyen konnektif doku ve tendon yapıları ile ilişkilidir. Bazı eklemlerde hareket açıklığı bu sebeplere bağlı daha kısıtlı iken bazı eklemlerde germeler ile hareket açıklığı arttırılabilir.         2-İnaktif yaşam: Aktivite düzeyi azaldıkça esneklik azalır. En önemli esneklik kaybı sebeplerinden biri sedanter (inaktif) yaşamdır. Aktivite düzeyi ve bağlı olarak esneklik artışı ile sakatlık ihtimali azalır.        3- Kas ısınma-soğuması: Is...